Monday, May 15, 2017

PARMAK İZİ

İnsan nesli yaratılıp, bu dünyaya geldiğinden beri doğan her bireyin ‘Parmak İzi’ kendine ait damga niteliği taşıyor. Bu özel işaret, hiç kuşkusuz, yer yüzünde ‘Tek’ olarak bulunuyor. Hayatın bu sırrı hem tıp hem de hukuk alanında bir çok bilinmeyenin ortaya çıkmasına neden oluyor.
Bu hal aynı zamanda her insanın bir tane olduğunun kanıtı değil mi?
O halde bazı kişilerin diğerleri hakkındaki tutumları, olayları yorumlamaları da farklı olacak.
Bu durum bazılarında yalnızlık duygusu bile uyandırabilir. Fakat toplumda yaşayanlar hızlı olaylarla dolu geçen günlerde böyle şeylere kapılmaya fırsat bulamazlar! Hele çağımızın olumsuz olaylarının ön plana çıktığı bir dönemde…
Aslında her insanın göreceli bencilliği var. Bu gerçek inkar edilemez. Ancak bu egoizm, zamanla haset haksızlık, zorbalık, şiddet, cinayet evresini aşıp kötülük kavramını yaratıyor. Nedense bazıları suçu, ahlaksızlığı önemsiz sayıyorlar ve kendilerince ceza uygulamaya kalkışıyorlar.
Anarşik ortamda adaleti sağlamak toplumu huzura kavuşturmak ancak hukuka bağlı kalmakla mümkün. Kötülüğün disiplin altına alınabilmesi için yasalar yapılıyor. Kanun koyucular yine de bireysel bakış açılarını göz önüne alıyorlarken, kişisel tepkilerin bazıları çok farklı olsa da üzerinde duruyorlar.
Birbirine benzer fikirleri incelerken doğru ve yararlı olanı seçmeye özen gösteriyorlar. Ayrıca çoğunluğun tercihi de rol oynuyor. Böylece hukuk ve yasalar kesin ve eşit olarak uygulanmasıyla adalet yerini buluyor. Toplum korunuyor. Gerekirse ‘parmak izi’ ile suçlu ele geçiyor.
Fakat bütün Bireyselliğin dışına insanlar sosyal varlıklardır. Tek başlarına yaşayamazlar. Bedenleri iç ve dış organları elleri ‘DNA’ larla ait oldukları ailelerine ve soylarına bağlıdır. Zihinsel durumları ve huyları yetenekleri çok değişiktir. Akıl düzeyleri çok farklıdır.
Kurnaz ve akıllı olanlar parmak izi yerine el izine bakıp fal bakar para kazanırlar. Daha saf olanlar ise ücret ödeyerek aldatılırlar.


9 Mayıs 2017

No comments:

Post a Comment