MERAK
Çok işlevsel bir
aygıt gibi, “Merak” kavramı da çeşitli şekillerde kullanılıyor ve dünyaya
gelmekle başlıyor. Geniş açıdan her konuyu kapsıyor. Öğrenme amaçlı merakı
yaşamadığımız an sanki yok.
Hayat önümüze
açılmış bomboş bir defterin ilk sayfası, zamanla dolacak.
Bedensel, ruhsal,
görsel, işitsel bilgiler, zihinsel izlenimler, defterde yer aldıkça merak alanı
gitgide genişliyor.
Anne, baba,
çıngırak, aile, komşu, oyuncak derken, eğer olmasa merak, nasıl büyür o çocuk?
Ne zaman olgunlaşır?
“Meraklı olmayan
kimse var mıdır?”
“Bu soruyu
sorudan etken merakın ta kendisidir.”
Sözcük olarak ise
“merak” [Endişe, öğrenme isteği, birinin özeli soruşturma] anlamlarına geldiği
gibi başka ifadelerde de bulunabilir.
Bu yüzden,
derecesi, aşırıdan – aldırmazlığa kadar değişen merak, hayatı olumsuz
etkileyebilir. Örneğin: Bir gecikme süresinde akla gelen ilk fikrin (kaza)
olması sağlıklı bir düşünce değildir. Bu hak, merak edeni ve edileni de üzer.
Oysa bugün trafik
sorunu olduğu bir gerçek, şehir içi ve ana yollarda çok can kaybı olması,
insanı karamsarlığa itmesinin nedeni sadece sürücüler mi diye, merak eden
yöneticiler kadar, ilgisizlik de zararlı olur. Oysa biraz merak can bile
kurtarabilir.
Toplum yasaları
insanları birbiriyle iyi ve kara günde de kollamalarını öngörüyor. O açıdan
merak önem taşıyor.
Doğa kanunları
ise, hep ileriye dönük her an yeni bir olay değişik bir haber duyulabilir. Ümit
beslenir merakla izlenir. Bu durum bilimin gelişmesine neden oluyor.
Araştırmacılar merak ettikleri sırları çözmek için çalışıyorlar. Fakat bilimin
sonu gelmiyor.
Kişisel meraklar
çeşitli konuları kapsadığı gibi, (Dedikodu) ya kadar da uzanır. Bazı kimselerin
özel merakları tutku haline geliyor. Örneğin kanarya, güvercin yetiştirenler
dernekler kurup aralarında yarışıyorlar.
Bu gibi meraklar
bazı türlerin gelişmesine katkıda bulunuyorlar. Bireyler yeteneklerine göre
merak duydukları sanat dalına yöneliyorlar.
Bazı kişiler de,
özel kimselerin hayatlarını ilginç bulup merak ediyor ve dedikodular
yapıyorlar.
Fakat bugünün
ortamında akıl sağlığı yerinde olmayan, psikolojisi bozuk ve içki, uyuşturucu
bağımlısı birinin, bıçak ve silah taşıdığı bir gerçek.
Bu koşullarda birçok
dedikoducu bilmeli ki,
Yaydıkları
olumsuz haberlerin sonunda, örnek alanların işlediği suçlarda onlarında payı
var.
Şimdi toplum,
kötü örneklerin nasıl yok edileceğini merak ediyor.
No comments:
Post a Comment