GELİŞME
Yaşam ileriye
dönük gelişmeyle varlığını sürdürüyor. Tarihe bakınca da birçok eski uygarlığın,
yok olmadan önce bir duraksama ve gerileme dönemi geçirdiği görülüyor.
Her çağın kendine
özgü ilerleme alanı buluyor. Örneğin mısır piramitlerinin yapılış sistemi,
betonarme veya çelik konstrüksiyon usulleri gelişince ortadan kalktı. Ama taş
devri bütünü ile bitti. Diyebilir miyiz? Bugün bilim ve teknolojinin
gelişmesiyle inşa edilen (KIRK-ELLİ katlı)
Gökdelenler.
Dünyamızın esas serveti olan ve bereket üreten toprağımızın esas serveti olan ve
bereket üreten toprağını acımasızca harcayıp taşa döndürüyorlar. Oysa o
toprağın oluşması için milyonlarca yıl gerekti. Elbette gelecek senelerde teknoloji
nereye varacak, dünya robotlara mı kalacak? Onların toprağa ihtiyaçları
olmayabilir. İnsanlar ne yapacak? Bunları da düşünmek benim için bir fantezi
ancak hayat devam ettiği sürece gelişme olduğu da bir gerçek. Gelişmeyle
erişilen birçok yeni bilgi ve kolaylık var. Fakat, ne yazık ki bunlar fena
amaçlı kişilerin elinde kötü sonuçlar doğuruyor. Bunu önlemek için, önce
çocukların eğitimine önem vermek gerekir sanıyorum. Gelişme durdurulamaz.
Bu yüzden okul
sistemi üzerinde çok değerli yetkili , aydın fikirli eğitimciler, doktorlar,
ekonomistler, seçilmiş anne ve babalardan oluşmuş bir grup, konuyu her yönüyle
tarafsızca incelemeli ve çağdaş kuşakları yetiştirecek yola karar vermeleri
sağlanmalı ve her 10-12 yılda bir denetlenmelidir diye düşünüyorum.
Köy enstitüleri
gelişimi başlatan çok güzel örneklerdi. Kıymet bilmediğimiz başka değerler gibi
kaybedildi. Sonradan denenen okul tipleri başarılı olmadı bu sonuçtan dolayı
çocukları suçlayamayız. Gelişme kuralı her yeni doğuş bir önceki gelişme temeli
üzerine oturuyor. Kişilerin de kendi öz yetenekleri var. Bunların hangi yöne
gelişeceği ne kadar erken anlaşılırsa o kadar önemli. Sorumluluk ise önce
aileye ve öğretmene düşüyor. Çocuk ilgi payı da artıyor.
Bu yüzden
ilkokullarda eğitimin çok yönlü kişilikleri, doğru yola ulaştıracak fırsat olduğuna
inanıyorum. Ancak dersliklerdeki öğrenci sayısını arttırmak yerine, çağdaş
okulları çoğaltmak koşuluyla…
No comments:
Post a Comment