SABIR
SABIR NEDİR?
Olumsuzluklar
karşısında çokça önerilen bir çare mi?
Üzücü olayları
olmamış gibi saymak mı?
Ağrı acı
çekenlerin yanında sakin davranmak mı?
Sıkıntılara
dayanma gücü mü?
Dertleri
unutturacak konuşmalar yapmak mı?
İnanca sığınmak
mı?
Sabır! Hepsinden
pay almış zor bir durum sayabilriz.
Ya kendimiz
sabrederiz. Yada yardımcı olmak isteriz. Her ikisi de güçtür. Bazen bıktırır.
Fakat sabrın
amaca ulaştıran bir yönü de vardır. Gaye iyileşme veya bir yakına yardım etmek
ise çeşitli çareler bulunur. Hastalıklarda ilaçlar kadar önemli ve etkili olan
davranış sabır ve özveridir. Herkesin başına sabır gerektiren bir kaza veya
olay gelebilir. Bu riski önlemek için gösterilecek her tür çaba onu yaşamaktan
ve ona sabır etmekten daha kolay olacaktır.
Ancak dayanma
gücü isteyen başka olaylar da vardır.
Bunlar beden
acılarına dayanmaya kıyasla, heyecan verici bile olabilirler.
Örneğin bilim
insanlarının ve araştırmacıların sonuca ermek için uğraşmalarda gösterecekleri
sabır önemlidir.
Hele varılmak
için seçilen hedef kolay değilse… çalışmalar deneylere ve zamana bağlı olabilir
belirli bir sistem sonuç vermiyorsa hep aynı yolu izlemek sabır olmaz,
bıktırıcı olur. Sabır akıl denen yeteneği kullanmakla, başka çözüm şekli
bulmaya çağırır.
Heyecan
yenilenir, küçük bir değişiklikle el edilen ilerleme veya sonuç sabrın ödülü
olur.
Bazı kaçınılmaz,
önlem alınmayan olaylarda sabır zor olsa bile farklı ortamlar yeni uğraşlar,
dostların özverisi yarar sağlıyor. Zihin ile zaman el ele verip sabır
yaratıyorlar. Günlük yaşamın sorunlarını daha beter olaylara dönüştürmemek için
sosyal ilişkilerde sabır önemli bir tutumdur. Genel olarak az eğitimli
çevrelerde, sıkıntı çeken, dertli ve yorgun kişiler sabır ve hoşgörü yerine
kavga ediyorlar.
Ancak sabır her şeye
susmak demek değil ki.
Yanlışlıkları
düzeltmek hak aramak huzurlu yaşamak için, baş vurulması gereken kurumlar var.
Fakat bu işe en önce eğitimle başlanırsa sonuç alınacaktır. Patlamaya hazır bombalar
arasında yaşamakla, sabır kavramının ilişkisi yok. Uygar bireyler olalım. Ata
sözlerine göre (Ağaç yaş iken eğilir.)
Yaşken eğemedikleriniz bugün sabır taşıranlar olarak çevremizdeler...
ReplyDeleteFaruk Sile