Sunday, March 11, 2018

FAALİYET


Yaşamın en durgun olduğu sanılan anlarda bile, gizli bir faaliyet sürüp gitmekte. Çünkü bütün aleme hayat kaynağı olan o enerji hiç ara vermez, bitmez, tükenmez. Lakin o faaliyet bazen gaflete düşürür. Aktiviteler birbiriyle tersmiş gibi uyuşmamış gibi görünürler. Oysa onlar bir bütünün parçalarıdır. Hepsi yerine oturunca tablo meydana çıkar. Lakin zaman zaman fark edilemiyor. Belki sadece boyut veya eylem değişir. O tezahürat algılanır.

En önemli organlardan biri olan (Beyin)’in ürettiği düşünce maddi gözle görülmez. Buna rağmen bütün gidişata yön verir. Çünkü her birey kendi beyninin etkisiyle öz kişiliğini bulur ve ana tablodaki görevini yerine getirir.

Yine beyine, akıla bağlı olan sinir sistemi aracılığı ile iç ve dış organların ilişkisi kuruluyor. Görülen aktivitelerle yaşam kendi yolunda ilerliyor. Ve fikir eyleme dönüşüyor. Kişi kendi öz benliğine göre çalışma alanı seçiyor. Bazılar spor gibi faaliyetlerden hoşlanıyor. Doğa kudretini yenmeye çalışıyor.  İnsan gücü yetmediği yerde beyin ürünü akıl ve bilgi sayesinde amaca yaklaşılıyor. Uğraşlar başarılı olursa insanlar faaliyete devam ediyorlar. Eylemler sürerken doğanın armağanı olanları yok etmek ise binilen dalı kesmeğe benziyor. Zira faaliyet için besine ihtiyaç var. Her canlıda besin için toprağa muhtaç. Onun oluşması ise milyonlarca yıl sürmüş. Ziyan edilmemeli. Güneş, hava, rüzgar, yağmur her bir zerrenin oluşumda payı var. İnsanların aktiviteleri yedikleri çeşitli besinlere bağlı. Doğa bitkileri, ağaçları toprakta büyütürken insanların faaliyeti yardımcı oluyor.

Bu yerel tahıl, sebze, meyve yetiştiriciliği dışında besicilik, balıkçılık avcılık gibi uğraşlar da aile boyu aktiviteler sosyal durum değiştikçe üretimin yetişmez olduğu görüldü. Aile tarafından yürütülen küçük işletmeler kooperatiflere dönüştü. İş ticaret haline geldi. Zaten yiyeceklerin çoğu yenecek hale gelmeden önce birçok işlemden geçiriliyor. Bunların hepsi bir sanayi dalı oluyor.

Süt, yoğurt, peynir, zeytin, bal, reçel, sucuk. Hatta balık, et, tavuk, yumurta tesislerde fabrikalarda  üretiliyor. Oralarda çalışmaları karşılığında hayatlarını kazanıyorlar. Arılar da çalışıp yoruluyorlar.

Bütün gün güzel kokulu bir çiçekten diğerine uçarak kış için bal özü topluyorlar. Sonra onu mühendisliği de yaptıkları altı köşeli balmumu peteklere doldurup kışı beklerken konuklar geliyor. Cömert arılar hiçbir karşılık beklemeden emeklerinin çoğu ikram ediyorlar.


İnsanlar ise yapay bal için çok pahalı diyorlar.

No comments:

Post a Comment