Saturday, May 5, 2018

YAŞAMA SEVİNCİ


Ne yönde gelişeceğini bilmediğim soru ve sorunlar var.
Onları düşünüyorum. Bulduğum yanıt ve çözümler yeterli değil.
Biraz daha geriye dönüp incelemem gerekiyor. Olumlu veya olumsuz pek çok olay gelmiş, geçmiş.
Devamlı olan, yaşama isteği kalmış. Bu düşünce ile içimden gelen sesi dinliyorum.
Bekliyorum.
Umut iyimserlik ve biraz da sabır karamsarlığı önler. Çünkü ne kadar istesem de yaşam koşullarına karşı gelmem mümkün değil. Bu yüzden, bütün dünyanın sıkıntılı olduğu çağımızda, kendi problemimi abartmamalıyım. Sadece içten dilemekle yetiniyor ve bekliyorum.
İşte o gün geldi. İyi haberi aldım. Yaşamın mutlu bir saatiydi. Yaşam sevinci her zaman vardır. Yeter ki algılı olalım. Belirli bazı olaylara bağlayıp kısıtlamayalım.
Bazen bir anımsama, bazı kez bir söz, bir davranış bir görüntü… Hepsi yaşam sevincidir.
Anılar yaşanmış olayların, kişilerin, yapılmış işlerin zihinde tekrarlanmasıdır. Hoşgörü ister. Olayları anımsarken yanılma olasılığı da mümkün olduğu için bazı aksamalardan korkulur. İyi yorum esastır.
Bir söz önemlidir. O sözün anlamı kadar nasıl ve ne amaçla söylendiği de iyi anlaşılmalıdır. Tatlı söz dostluk yaratır, acı söz kırıcıdır. Unutulması zordur.
Davranış çok etkilidir. Saydı, ikiyüzlülük yalancılık, özveri, yardım gibi iyi veya fena nitelikler sosyal hayat düzeni içinde yer alan ve dikkat çeken hareketlerdir.
Görüntü estetik içermiyorsa rahatsızlık verir. Her yerde her konuda güzellik, sanat göze çarpar. Bir çiçeğin, bir kentin, doğal manzaranın verdiği yaşam sevinci aynıdır. Önemli olan o mutluluğu zedeleyen hareketlerden sakınmaktır. Bu kişilere düşen bir görevdir. Bir ağacın altının, bir akan su kenarının, kentin tarihinin kirletilmesi yok edilmesi, çiçeklerin koparılması, ormanların kesilmesi, yakılması, çöplük yapılması ve sosyal hayattaki çok üzücü olaylar toplumun yaşam sevincini etkilemiyorsa bu durumda bir tehlike olduğunu sanmıyorum. 
İnsanlar parçası oldukları doğadan aldıkları hayat süresindeki yaşam sevincini kaybetmemek için çok eğitilmelidir. 
Bilinçsizlikle oturulan dal kesilmesin.

No comments:

Post a Comment